Lavinya Dergisi

AFFET BENİ YÜREĞİM
Arşiv

Eski Yazar Yazıları

Düşünüyorum bugünlerde...
Bugünlerde biraz daha farklı düşünceli buluyorum kendimi;
Ne de çok olmuş böyle bir şeyleri düşünmeyeli...
Bir şarkıda, bir şiirde ya da bir cümlede duraksamayı...
Bunlar mıydı yoksa bağlılığın bendeki etkisi?
Erkenci değil mi derken aklım,
Yüreğim bir başka konuşur;
Fani zamanda geç bile değil mi?
Belkide kendime itiraf edemediğim duyguyu yaşıyorum;
Korkuyu.
Korkuyorum...                                         
Kaybetme korkusu ürkütüyor beni,
İçimin kapılarını sonuna kadar açıp birilerinin bir şeyleri benden eksiltip gitmesinden korkuyorum...
Korku...
Nasıl başlı başına bir  medcezir,
Yaşamak isterken
En derin haliyle bir çocuk misali.
Ama  ürkek adımlarla yürümek...
Korkarsın çünkü yere düşmekten,
İncinmekten, boşluğa düşmekten...
Ama yok mu bir yerlerde bir muamma;
Hani korku azaltırdı hata yapma ihtimalini?
Saçmalıyorum sonuna kadar.
Evet, tam da o.
Sahi neyi anlatıyorum gene kendi kendime?
İçimdeki yalnızlığı mı,
Kırgınlığımı mı?
Oysa diyor şair;
Bir 'merhaba' dese gene affederim hiçbir şey olmamış gibi...
Peki nerede lütfettiğin selamın?
Kendime kızıyorum, en çok kendime...
Yalnızlık diyorum;
alışırsın, seversin.
Ama an gelir varlığına alıştığın kişinin yokluğu seni
Yalnızlıktan nefret ettirir artık...
Bu nasıl bir vefasızlık kendime?
Beni affet yüreğim...