Lavinya Dergisi

MURPHY KANUNLARI
Nurten K. TOSUN

Rakamlardan öykülere yolculuk. Kalem, kağıt, düş ve pamuk şeker eşliğinde...

Talihsizlik mi? Olasılık mı? Mühendis ve Kaptan olan Edward A. Murphy, 1949 yılında Edwards hava kuvvetleri üssünde doğdu. Temel olarak “Bir şeyin ters gitme olasılığı varsa, ters gidecektir.” prensibini benimsedi. Bir ivmelenme projesi için çalışan Murphy, ölçüm cihazına bağlanan on altı denekten bir tanesinin, cihazları yanlış yöntemlerle bağlaması neticesinde deneyin başarısızlıkla sonuçlandırdığını nitelendirdi. Akabinde uzay ve havacılık teknolojileri reklamlarında ona yaygın olarak yer verdi. Gazete ve makalelerde boy gösterdi. Böylece yasa herkes için tanındı ve benimsendi. Murphy kanunlarından bazılarını ele alacak olursak, “Kendi haline bırakıldığında, işler kötüden daha kötüye gitme eğilimindedir.” ilginçtir. “Bir şey basitçe gidemiyorsa, yine de olacaktır.” üzerine düşünülecek bir diğer kanunudur. “Her şey yolunda gidiyor gibi görünüyorsa, belli ki bir şeyi gözden kaçırmışsınız.” Ekstra titizlenmeyi gerektiren başka bir anlatım şeklidir. Murphy’in termodinamik yasası ise “Baskı altında işler daha da kötüleşir.” Altın kuralına gelince “Parası olan kanun yapar”. “Gülümse, yarın daha kötü olacak.” gibi çok da duymak istemediğimiz kelime öbekleridir. Yani bu kadar olumsuzluk ile sarılmış yasa bütününü çok da bilmek gerekli midir? Kafa karıştırıcı mıdır? Birey hayatında daha mı sadelik istemektedir? Bu bütünler gündelik yaşamda ne kadar gereklidir? Örnekleme yapılırsa, ters gitme ihtimali bulunduğu benlikten geçirilen işler büyük bir yüzde ile ters gider. Doğru! Hatta hayıflanır diller, duyulur seslice ben bunu düşünmüşümler. Bir şey ne kadar çok istenirse o kadar çok olmaz. Gönülde kalır, oysa ne çok istemişimler. Sabahtan bahtsızlıklar geldiyse başa, tüm gün devam eder. “Hay ben böyle güne!” dedirtir aksilikler. Yasalar bu detaylarla da bitmiyor, geniş kapsamları var. “Bir şey arıyorsanız, en son aradığınız yerde olacaktır.” diyor. En can alıcı nokta ise “Umutla beklediğiniz her ne ise, ancak ondan vazgeçtiğiniz anda gerçekleşecektir.” bakış açısı oluyor. Çünkü o anda evrende kırılım oluyor. Kimilerinin kabul ettiği, kimilerinin ısrarla reddettiği Murphy Yasaları ne kadar doğrudur bilinmez. Mutlaka yaşam döngüsü içinde başa gelmiştir çeşitli denk gelişler. Olumsuzluk değil, gerçekçilik bazdır deyişler. Mesela, kaosun baskın olduğu ortamlarda düzen, huzur ve rast giden iş olmaz mantığıyla gelen birleşimler. Bir kişiye masa boyalı dokunma derseniz, size inanmadan önce mutlaka dokunacaktır. Dokunacak mıdır? Yıllarca kusursuz çalışan hesap makineniz matematik sınavında bozulacaktır. Bozulacak mıdır? Özen göstermediğiniz saçlar daha iyi görünecektir. Görünecek midir? Murphy yasasının ağırlaştırıcı dünyasına hoş geldiniz. Elbette yasanın sihirli güçleri yoktur. Başa güzel şeyler geldiğinde; “Neden başıma bu geldi?” denilmez. Fakat ayağınız taşa denk gelip düşüldüğünde nedeni merak edilir. “Bir şeyin ters gidebileceği dört olumsuz yol düşünürseniz, beşinci şekilde ters gittiğini göreceksiniz.” oldukça ilginçtir. Bu durumda ne yapmak gereklidir? Olumsuz sonuçlanma ihtimallerini kafanızdan silmek, tahminlerinizi yönlendirmek, dikkat etmek. Ekmek, reçelli tarafı halıya denk gelecek şekilde düşer, sigara dumanı içmeyene gider, aşırı uçlar birbirlerini çeker. Kısaca, hayat olumluları sever, ben şanslıyım diyen güler. Olasılıkları minimize edin, beyinde “Bir şeyin ters gitme ihtimali varsa mutlaka ters gider.”