Lavinya Dergisi

MEKTUPLARIN GELDİ, SEN GELMEDİN CEVDET
Belinay KARAGÖZ

Satırlar ruhum, kelimeler ruhumdaki yara izleri. Ve cümleler; yaralarımı iyileştiren merhem gibi.

Sevgili Cevdet,
Belki yine gönderemeyeceğim bu mektubu. Çekmecemde sararıp gidecek kağıtlar. Ama senin yazdıklarını okuyorum Cevdet. Bir insan yazıya bile hasret duyar mı diyorum bazen okurken. Ben senin el yazını bile özlüyorum. Sen bana mektup gönder diye bekliyorum her gün. Ali getiriyor bana mektupları. Minik kollarıyla sarılıyor mektuplara, kimse görmesin diye. İlk zamanlar, ağladığımı görünce ona verdiğin şekerleri paylaşırdı benimle. Artık şeker vermiyor bana Cevdet, çünkü ağlamıyorum senin için. Üzülmüyorum değil, çok üzülüyorum. İçim gidiyor ama gözümden yaş akmıyor. Hiçbir şeye gücüm kalmadı artık. Çok çabaladım Cevdet, yoruldum. Sensizlik bir ölüm sanki, öylesine yordu beni. Ruhuma öyle bir yorgunluk çöktü ki, bedenimde hissettiğimden ağır. Sensizlik uyutmuyor bile beni ama bir uyusam iyileşecek bedenim. Ya ruhum? Ruhum iyileşmez. İyileşmeyecek. Göğsümün tam orta yerinde hissettiğim ağırlık ne kadar uyusam da geçmeyecek. Şarkılar da dinlesem, yazılar da yazsam acıyacak içim. Sahi, gittiğinde kaç şarkıyı sahipsiz bıraktın, kaç mektubum yarım kaldı biliyor musun? Sahipsiz bıraktığın şarkılar, yarım kalan mektuplar gibiyim Cevdet. Yüreğimden ezilmiş gibiyim, gittiğinden beri. Sensizliğin içinde hapsoldum sanki. Dedim ya, gözümden yaş bile akmıyor artık. Çünkü anladım, sonu yok sensizliğin. Eskisi gibi ağlamıyorum diye unuttum sanıyorlar. Ağlamak için gözden yaş mı akmalı? Kalbime akıyor sanki gözyaşlarım, kimse görmüyor. Eskisi gibi gülmüyorum, kimse anlamıyor. Sen gittiğinden beri beni kimse anlamıyor zaten. Bir sen anlarsın beni. Sensizliğin içimde açtığı yarayı bir sen iyileştirirsin ama bir sen gelmezsin. “Cevdet gelmeyecek, unut onu,” diyorlar bana. “O seni unuttu Nazan,” diyorlar. Ben inanmıyorum onlara Cevdet. Belki gelmezsin ama unutmazsın, biliyorum. Sen beni unutmazsın, unutamazsın. Unuttu derlerse sen de inanma Cevdet, yaktığın sönmedi hâlâ, nasıl unutayım? Sezen Aksu diyor ya bir şarkısında: “Bu yangın benle ölünceye dek yaşasın, varsın.”