Lavinya Dergisi

MEKTUPLARIN BİLE GELMEDİ NAZAN.
Belinay KARAGÖZ

Satırlar ruhum, kelimeler ruhumdaki yara izleri. Ve cümleler; yaralarımı iyileştiren merhem gibi.

Sevgili Nazan,
Sana aylardır mektup gönderiyorum. Bana bir cevap bile vermiyorsun. Ben sana her an mektup yazabilmek için cebimde kâğıt, kalem taşıyorum. Sen bana bir satır bile yazmıyorsun. Ama Ali anlatıyor bana. “Nazan abla bugün çok ağladı,” diyor. Ali şekerlerini paylaşana kadar ağlıyormuşsun bazen. Artık şeker istediğin için ağladığını düşünüyor hatta. Keşke, diyorum Ali’ye. Keşke şeker istediği için ağlasa. Çok pişmanım Nazan. Çok pişmanım seni üzdüğüm için. Nasıl içim gidiyor biliyor musun? Ağladığını duymak bile mahvediyor beni, görsem nasıl dayanırım? Özür dilerim Nazan. Senden binlerce kez özür dilerim. Eğer beni affedeceksen, senden ölene dek özür dilerim. Sensiz yaşayamıyorum artık. Sensiz yapamıyorum. Öyle pişmanım ki, ruhumun sızladığını hissediyorum sanki. Önceden sensiz yapabileceğimi sanırdım ama nefes almakta bile zorlanıyorum Nazan. Giden benim ama sen geri dön istiyorum. Beni eskisi gibi sev istiyorum. Beni sadece sen sev istiyorum. Herkes bana beni unuttuğunu söylüyor, bense her gün senden mektup bekliyorum. Sahi, beni unuttun mu Nazan? Tüm yaşanmışlıkları, bana hissettiklerini unuttun mu? Yaptığım her şeyi unuttuysan eğer, artık acı çekmiyorsan anlarım. Ama sadece bana olan sevgini sildiysen kalbinden nasıl yaşarım Nazan? Seni düşünmediğim bir gün bile yokken senin benden nefret etmeni nasıl kabullenirim? Ama hissediyorum aslında, senin beni unutmadığını. Kalbimden bir ses senin de benim gibi asla vazgeçmediğini söylüyor. Aşkının bazen gururuna ağır bastığını hissediyor gibiyim. Belki de benden geri dönmemi bekliyorsun. Eğer öyleyse bana bir adım at. En azından bir satır da olsa mektup gönder ki bileyim. Sen bana bir adım gel ki, ben kalan yolu seni yormadan tamamlayabileyim. Beni unutmadığına dair küçük bir umut var ya içimde, adım atmazsan sönüp gidecek. Tutunacak tek dalım bu umutken bana yardım et Nazan. Belki de senden bunu isteyerek bencillik ediyorumdur. Ama inan ki korkuyorum. İnsanların beni unuttuğunu söylemesini bir nebze de olsa kaldırabilirim ama senden duymak ağır gelir kalbime. Gözlerime bakıp beni artık sevmediğini söylersen aldığım nefes bile haram olur bana. Yaptığım hataların pişmanlığıyla göçüp giderim bu hayattan. Bu duyguları yaşamadan bilemedim, ben giderken sana neler hissettirdiğimi. Sana olan hasretim iliklerime kadar acı çektirmeden anlayamadım, kalbinin nasıl sızladığını. Yine, yeniden özür dilerim Nazan. Başkalarının sevgisiyle seninki aynı olur sandım. Seni herkesle bir tuttum. Bir gün dönersem beni affedersin sandım, yaptıklarımın seni ne denli üzdüğünü bilmeden. Seni unuturum sandım, sana olan aşkımın her şeyden fazla olduğunu bilmeden. Ben her gün, fark etmeden seni daha çok sevmişim Nazan. Her gün, fark etmeden senin olmuşum.