Lavinya Dergisi

EMU SAVAŞI
Nurten K. TOSUN

Rakamlardan öykülere yolculuk. Kalem, kağıt, düş ve pamuk şeker eşliğinde...

Tarih, nice savaşlara sahne olmuştur. Çeşitli kaygılar sebebiyle yaşanan bu muharebelerin hepsi insanlar arasında geçmemiştir. Hatta bazıları şaka niteliğindedir. Şöyle ki, yıl 1932 vahşi yaşam operasyonu kapsamında birkaç düzine deve kuşu Avusturalya ordusuyla karşı karşıya gelmiştir. Afrika’daki devekuşlarından sonra dünyanın en büyük ikinci kuş türü olan emular uçamasa da hızlı koşmalarıyla ünlenmiştir. Savaşın temelini ise 1914 Büyük Buhran sebebiyle dünya genelinde yaşanan ekonomik güçlükler oluşturmuştur. Avusturalya özelinde incelenirse, devlet kriz yüzünden çiftçilere söz verdiği sübvansiyonları sağlayamamış, buğday fiyatları hızla düşmüştür. Hasar gören topraklarını yeniden işleyip belini doğrultmaya çalışan halkın beklenmeyen misafirleri çıkagelmiştir. Tam mahsuller boy verecekken yirmi bin civarındaki emu tarlalara dadanmıştır. Sürü halinde hayatlarına göz koyan bu kuşların, ekili arazilerini yerle bir ettiğini gören çiftçiler bir çözüm aramaya başlamıştır. Emu baskını içinden çıkılmaz bir hal alınca, bölgeye yerleşmiş bir grup asker savunma bakanı ile görüşmeye gönderilmiştir. Emir gelmiştir; Ölüm! Makineli tüfeklerle kuşatılan askerler gidip kolaylıkla kuşları yok edebileceklerini düşünmüş, ne de olsa Birinci Dünya Savaşı gibi bir tecrübeden yeni çıkmışlardır. Elbette askerlerin bu deve kuşlarının ne kadar hızlı davranabileceğinden henüz haberi yoktur. Savaş başlamıştır. Emular içgüdüsel olarak ses duydukları anda bölünüp kaçmayı, saklanmayı bilmiştir. Ordu şaşırmıştır, boşa ateş açılmıştır. Yazılı kaynaklar çatışmada iki bin beş yüz mermi harcandığına, fakat günün sonunda sadece elli emu vurulabildiğine dikkat çekmiştir. Bu gülünç yenilgide yaralanan ve ölen asker sayısının daha fazla olduğu ve binbaşının geri çekilme emrini çoktan verdiği de dokümanlara eklenmiştir. Belli ki düşman hafife alınmıştır. Emular işgal ettiği topraklara geri dönmüştür. Gazete manşetleri, onların silahlı bir ordu olsalardı, dünyadaki tüm ordularla karşılaşabilecekleri gibi cümlelerle doldurulmuştur. Ordu alay konusu yapılmıştır ve kuşlar kazanmıştır. Bugün hala emularla veyahut başka kuş türleri ile savaşan var mıdır? Bilinmez ama mağlup ve galip değişken iki taraftır. Spor, sanat, edebiyat, fizik, kimya, kısacası hayata kanalize olan her alan sürpriz kazananlar listesiyle alkışlanmaktadır. Strateji, çalışmak, yeni hamle, fazla hırs, kolaya kaçmak, ezber bozan başarı hikâyelerine gebe olmaktadır. Zirvede zemin kaygandır. Sonsuz galibiyet kavramı yalandır. Kendini rakipsiz gördüğün her kulvar yanıltır. Kulak ver, minik noktanın koca koca cümleleri bitirdiğini anlatır asrın yazarları. Anlatır dervişler öğütlerle insanoğlu mükemmel olmadığını. Koca bir orduyu yenen emular kanıtı. Almamak gerekir hiç kimseyi ve hiçbir şeyi hafife, hafif saydığın kuş tüyünün de bir ağırlığı vardır.