Lavinya Dergisi

KOKULAR DA BİZİ HATIRLATIR
Şaha ÇİMEN

Her şey insanın kafasının içinde başlar ve biter.

Kokular da bizi hatırlatır. Sizce insanları tanıyabilmek, hatırlayabilmek için adları, yaşam tarzları yeterli midir? Buna içinizden cevap verdiğinizi işitir gibiyim. Bu konuda milyon tane cevap verilebilir. Ben buna kokuları da eklemek istiyorum. Bu kokulardan kastım kişilerin devamlı kullandığı parfümler, deodorantlar, yağlar, vücudun kendi kokusu vs. Demek istediğimi daha açıklayacı ifade etmek adına gelin bunu bir parfüm markasının sloganıyla size izah edeyim. Zaten böyle düşünmemi de bu slogan sağladı diyebilirim. Sözünü ettiğim slogan ise "Her şey unutulur ama kokunuz asla". Bu sloganla ilk karşılaştığımda 'İnsan neden böyle saçma bir slogan seçer ki' demiştim kendi kendime. Anlam veremediğim bir söylem olmuştu benim için. Bu karşılaşmamdan sonra sık sık gittiğim yerlerde bu markanın aynı sloganını görür oldum. Dalga geçer, sözlere bir melodi ekleyip şarkı gibi söylerdim. Gel zaman git zaman bu markanın neden böyle bir slogan kullandığını yaşadığım bazı tecrübeler sonucunda öğrenmiş oldum. İnsanların birbirini sadece ismiyle, paylaşımlarıyla, söylemleriyle, birlikte yaptıkları eylemlerle, birlikte yaşamalarıyla tanıdıklarını düşünürdüm. Sonra fark ettim ki insanlar bir de birbirlerini kokularıyla tanınırlarmış. Biraz geç ama yerinde bir tecrübe belki de farkındalık olmuştu benim için. Bunun böyle olduğunu geçen sene anlamıştım. Uzun bir yol yürüdüğüm insanla yol ayrımına geldikten sonra öğrenmiştim. İnsanların kokuları onları tanımamızı sağlaması dışında aynı zamanda da hafızalarımızda kalıcı hale gelmelerine sebep oluyormuş. Sözünü ettiğim insanla uzun bir süre görüşmediğim halde çoğu zaman yanı başımdaymış gibi bir hissiyata kapıldım. Kullandığı parfüm kokusu 10 metre öteden bile onu bana hatırlatmaya yetiyordu. Öyle ki bazen yanı başımdaymış gibi hissetiyordu. Arada kilometreler varken bile bu böyledi. Kokuların insanları tanımamız, hafızamızda yer etmemizi sağladığını bu şekilde fark etmiştim. Beni bu konuda yazı yazmaya iten ise geçen gün yaşadığım bir olay oldu. Bir süredir görüşmeyen iki arkadaşım vardı. Ben ikisinin de ortak arkadaşıydım. Bir tanesi aralarındaki husumeti bitirmek için üstüme kendi parfümünü birden bire sıkıvermişti. Ben bunun öylesine bir şey olduğunu sanmıştım. Parfümü üstüme sıkan arkadaşımın yanından ayrılıp diğer arkadaşımın yanına gitim. Yanına gittiğim diğer arkadaşım üstümdeki kokunun kendisine tanıdık geldiğini söyledi. Bana bu parfümü nereden bulduğumu sordu. Ben de filanca üzerime sıktı diyince, anlamıştım onun parfümü olduğunu, dedi. O gün tekrardan anladım. İnsanların birbirini bir de kokularıyla tanıdığını hatta hatırladığını. Sonra şunu dedim kendi kendime biz insanlar nerede olursak olalım bizi bizden önce ele veren kokularımız oluyor. Benim kendime ait bir kokum hiçbir zaman olmadı. Bu farkındalığı edindikten sonra bana ait bana özgü bir kokunun da olması gerektiği düşündüm. Çünkü ben hatıralarda kalmak isteyenlerdenim. Unutulmak istenmeyenlerdenim. Eğer hatırlanmak, unutulmak istenmiyorsam buna kendime ait bir kokuyu da eklemeliyim, dedim. Zira kokular da bizi başkalarına hatırlatır. Sizde kendinizi tanıtacak ve başkalarına hatırlatacak bir şey olsun istiyorsanız bir de kokuları deneyin. Daha doğrusu kendi kokunuzu var edin.