Takvim yaprakları aşındı, düştü son yaprağı dalından. Rakamlar daha heybetli artık, bedenler biraz daha yorgun. Aynaların eski tadı yok. Kaz ayakları daha belirgin, aklar daha ışıltılı saçlarda. Heybemize tecrübe yüklü yaşanmışlıkları, gurur dolu zaferleri, hicab duyduğumuz anları biriktirip de geldik. Uyandık kimi zaman ömür uykusundan. Güldük , kahkahalar dağıttık sıkılmadan. Utandık insan görünümlü vahşi varlıklardan. Şaşırma eşiğimiz bir hayli yükseldi. Sabır taşı yontuldu, sivrildi zaman zaman.

Hırsızlardan, yolsuzlardan, katillerden, cânilerden ve her belaya meyledecek zürriyetsizlerden kurtulup geldik. Eee kolay olmadı yolculuğumuz. İçimizde biriken acıların tortusu hâlâ ağzımızda duruyor bir yerde. Çocukları katleden yaratıkları ise unutmadık. Lanetledik, lanetliyoruz, lanetleyeceğiz. Ve asla unutmayacağız...

Bir sene daha yaşlı ve yaşanmışlıklar kadar daha güçlüyüz artık. Öldürmedi güçlendirenler ama yordu. Büyümenin yaş almaktan ziyade yaşantıları olgunlaştırmak olduğunu, eylemlerimizin ve kararlarımızın bizi ne kadar imar ettiğini fark ederek nefes almanın yaşamak olduğunu idrak ederek geldik, bu güne...

Gün eskisi kadar aydınlık, gece dün kadar karanlık hâlâ. Hayat yolculuğunda aldığım kararları sıfırlayarak ve yenileyerek başlamadıysam, kendimi değiştirmek üzere bir hamle yapmadıysam değişen yalnızca rakamlar. 

Daha çok soluyarak doğanın nefesini, gözlerini yeşile, çiçeklerin renkli dünyasına çevirerek, dudaklarını az büzüştürüp, kulaklarına fazlasıyla yaklaştırarak, içinin sesini daha çok işiterek, kendini daha çok arayarak, bulduklarına şükrederek; zamanın, bedeninin, ömrünün, sevdiklerinin, değerini hissederek yaşamı özümseyip, çiğneyip yutarak değil de uzun uzun tadarak yaşamak gerektiğini kavramanın daha farkına varmak mümkün.

Diğer türlü yaşam değil değişen. Yıl, kopyası daha çok eskinin. Değişim ve dönüşümü, umudu ve hayallerini yalnızca yeni yılın artan rakamına yükleyerek başlamak büyük bir akıl tutulması olsa gerek. 

Kendini yenilemek için değişen takvimi fırsata çevirmek ise "Yaşam Usta'larının" işidir diye düşünüyorum. Yaşamak ustalık ister. Ustalık ise tecrübe. O hâlde daha ustaca yaşamak için güzel bir takvim var önünde. Sıfır kilometre...