Lavinya Dergisi
AYNADAKİ YABANCI
Karşımda duran insanı dikkatlice izliyorum. Gözlerini dikmiş, bana bakıyor. Tek bir kelime etmeden yalnızca beni süzüyor. Gözlerim önce gözlerine kayıyor, karşımda duran bir çift kahverengi göze. "Gözler kalbin aynasıdır," derler. Gözlerinde bir his, bir duygu arıyorum. Fakat gördüğüm tek şey donukluk. Nemli duran bu gözler, her an ağlamaya müsaitmişçesine bana bakıyor. Kirpikleri, gözyaşlarını tutmaya hazırlanır gibi birleşip ayrılıyor. Gözlerinin altına bakıyorum. Koyu halkalar, şiş göz altı torbaları sanki bir sır saklıyor. Bu sırrı taşımanın yükü ve yorgunluğu, göz altlarına sinmiş. Bu yorgunluk, gölgelerde saklanıyor.
Ardından burnunu inceliyorum. Hafif uzun, ufak ve bulunduğu çehreye yakışan bir burun görüyorum. Hafif kızarmış görünüyor gözüme. Hani ağladığınızda, peçeteyle defalarca sildiğinizden tahriş olur ya, işte tıpkı onun gibi. Bakışlarım daha aşağıya, baktığımdan beri hiç hareket etmeyen dudaklara kayıyor. İnce, kendine has bir kıvrımı olan bu renksiz, solgun dudak, saklanan sırrın en önemli şahidi gibi görünüyor. Sanki açılmamaya veya yukarı kıvrılmamaya yemin etmiş gibi, öylece duruyor. En az gözleri kadar donuk. Dikkatimi dudaklara vermişken, o anda çatık duran kaşlara kaçıyor bakışlarım. Bu çatık kaşların iyi bir şeyin habercisi olmadığı kesin. Fakat acıyı mı yansıtıyor, yoksa öfkeyi mi, emin olamıyorum. Belki de her ikisini birden... Tekrar göz göze geliyoruz karşımda duran kişiyle. Bu sefer gözleri daha da nemli. Kirpikleri, damlaları tutmaktan yorulmuş, çabalamaktan vazgeçmişe benziyor. Gözünden akan damlalar, birer birer önce dudaklarına uğruyor, ardından çenesinden süzülüp yere doğru yol alıyor. Acaba bu damlalar aktıkça bu hüzün, bu yorgunluk, bu sessiz sır da bedenini terk ediyor mu? Ancak bu damlalar akarken, gözlerindeki derin acı ve öfke sanki daha da şiddetleniyor, yerini yavaş yavaş nefrete bırakıyor. Karşımdaki kişi hâlâ susuyor, fakat içinden geçenleri konuşmasa da anlatabiliyor. Uzun bir müddet bakıştıktan sonra, elindeki aynayı yavaşça masanın üzerine koyuyor ve gözyaşlarını silmeye gidiyor.