Lavinya Dergisi
KİM
Mehmet KEKEÇ
Tutsak kaldı dudaklarının arasında, Yüreğinin esaretinden kurtulamayan Seni Seviyorumlar.
Beni sur’a sor kıyametin akşamında
İçimde yarılan denizin müsebbibi kim?
Âsamı hangi asi savurdu kör kuyulara
Kuyuları taşırıp beni damlalarda boğan kim?
Yılgınlığım yığılır bedenimine puslu dem
Dilimi döksem avuçlarına bir dirhem
Yokluk, kalabalık bir yalnızlığa elzem
Kulağıma fısıldanan düş’ün hâmili kim?
Ser’den geçtim sabahın serin yelini içtim
Aslımı bozdum ben yeni bir ben seçtim
Nerede kaybettim yolumu şaştım
Beni benden sıyırıp yollara savuran kim?
Yakındım uzaklığına, yakındım durdum
Yüksek bir dağ aşılmaz bir surdum
Ben kendi küllerimi ellerimle savurdum
Külümü denizlere döküp saçan kim?
Kerem’im sorma kimdir, benim Aslım
Asıldım, aslımın yokluğunda dinlenir faslım
Mehmet’im mecazım, kötülüklere hasmım
Beni Aslım’dan koparıp çöle düşüren kim?
Kim der sorarım kimlerin ilkini
Hangi bahçıvan biçer bu ekini
Satılmaz pazarda bulamazsın tekini
Beni böyle yalnız bırakıp çoğaltan kim?