Lavinya Dergisi

DÜNYA GENİŞTİ YÜREĞİM DAR
Gamze ÖZKAN

Ya gökkuşağı olup süzüleceksin mavide ya da hapsolacaksın karanlığında. İçindeki özgürlüğü, hayalleri ve sonsuz olasılıkları yalnızca sen biliyorsun.

Bir odanın duvarı gibi sustum yıllarca.
Tezgâhta unutulmuş bir fincan,
dudak payımı saklıyordu sessizce.
Çatlamış tabakların kenarında annemin gençliği soldu,
benim çocukluğum ise
halının tozuna karışıp kayboldu.


Aynaya eğildim,
her defasında yabancı bir yüz baktı bana.
Saçlarımı taradığımda
gözlerimin dibinde asırlık bir yorgunluk uyuyordu.
“Sevda” dedim,
sanki fısıltım taşı kırmış gibi
ayna paramparça oldu.
Küçük camlarda,
yalnızlığım bin kez çoğalıp
beni çoğaltarak incitti.


Bir eşiğin gölgesinde büyüdüm:
içeride kalsam çocukluğum tutacaktı elimden,
dışarı çıksam kadınlığım karşılayacaktı.
Ben hep kapının ortasında
biraz eksik, biraz fazlalıkla durdum. Ne odalara sığdım,
ne sokaklara,
ne de bana açılan kalplere.


Bir zamanlar bebeklerim vardı,
kolu kopmuş, gözleri yarı aralı.
Onların bile bildiği bir şeydi
kırık bir bütünlük.


Dünya genişti, yüreğim dar.
İçimdeki uğultuyu yalnız ben duydum.
Kimse anlamaz:
Bazen küçücük bir kalp,
koca bir ülke kadar ağırdır.
Ve ben,
omuzlarımda bu ince kalbi taşıyarak
bir ömrü
sessizce adımladım.