Lavinya Dergisi
FIRTINANIN İÇİNDE
Esra YILMAZ
Öyle bir farkındalık ki, bir yanı delilik diğer yanı ise dahilik. Sahi ben hangi yanına savruldum sonunda.
Öfke…
En somut, en yakıcı duygu.
Ateşi tutmak gibi;
Yandığını hissedersin,
Ama bir yanın da yakmak ister.
Önce hafif bir rüzgâr gibi yaklaşır,
Sonra şiddetli bir toz bulutuna dönüşür…
Bir kum fırtınası kadar dehşetli.
Göz gözü görmez, sesler duyulmaz.
İşte öfke tam olarak böyle bir fırtınadır:
Karmaşık, çıkılmaz, boğucu…
Öyle güçlüdür ki bedeni ezip geçer.
Akıl, öfkenin yanında çaresiz ve cılız kalır.
Kontrolü yitirme korkusu… Kaçma isteği…
Bazen yok olmayı dileyecek kadar yakıcı…
Öyle tehlikeli, öyle acımasız.
Yavaşça başlayan fırtına,
Aniden, keskin ve sert bir şekilde diner.
Ardında bir yağmur gibi gözyaşlarını bırakır.
Ve fırtınadan geriye kalan tek şey,
Kocaman bir enkaz yığınıdır.
